Özel Sektörden Memurlara Destek Çağrısı: Mücadeleniz Bizim İçin Önemli!

Cumhuriyet Halk Partisi'nin Cumhurbaşkanı adayı olan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı görevini yürüten Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasının ardından başlayan "Millet iradesine sahip çıkıyor" mitingleri İstanbul'un Üsküdar ilçesinde devam etti. Bu mitingde konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Hükûmet ile Memur-Sen arasındaki toplu sözleşme görüşmelerinde yaşanan anlaşmazlıklara dikkat çekerek, memurlara destek çağrısında bulundu.

"Kale siyaseti sona erdi, Üsküdar milletin kalesidir"

Özel, konuşmasına Üsküdar'ın siyasi önemine değinerek başladı. Yoğun bir katılımla gerçekleşen mitingdeki coşkuya değinen Özel, "Yaz aylarında miting yapılır mı? Fenerbahçe'nin maçı var, kimse bu meydana gelmez diyenler oldu. Bu kitleyi burada toplayanlara selam olsun. 4 dönem boyunca bu ilçeyi AK Parti yönetiyordu. Burayı AK Parti'nin kalesi olarak nitelendiriyorlar. 48.'sini gerçekleştirdiğimiz buluşmamızda net bir şekilde ifade ediyoruz ki; kale siyaseti sona ermiştir. Üsküdar milletin kalesidir" diyerek konuşmasını sürdürdü.

Ekonomik veriler ve yüksek yaşam maliyeti

Konuşmasında ekonomik eşitsizliklere dikkat çeken Özel, Türkiye'deki gelir dağılımı ile vatandaşların yaşam standartlarına dair dikkat çekici rakamlar paylaştı:

"Türkiye'de 13 milyon işsiz bulunuyor. Yapılan son anketlere göre, her 4 kişiden 3'ü yaz boyunca ya da geçen yıl içerisinde hiçbir tatil yapamadıklarını belirtiyor... Ülkedeki 10 kişiden 9'u gerçek anlamda tatil yapmıyor. 4 kişiden 3'ü memleketine bile gidebilmiş değil. AK Parti'nin bu karanlık düzenine yazıklar olsun! Gelir adaletsizliği bakımından en kötü durumda olan ülkeyiz. Toplumun yüzde 80'i toplam gelirden sadece yüzde 10 pay alabiliyor."

"Sandık geliyor, siz gidiyorsunuz"

Özel, Hükûmetin ekonomi politikalarını eleştirirken, faizle ilgili var olan çelişkilerin aslında uygulanmadığını savundu. Kur Korumalı Mevduat (KKM) sistemini de eleştiren Özel, "Avrasya Tüneli'ni 23 yılda bir tane yapıp bununla övünüyorlar, ama altı ay içinde 22 Avrasya Tüneli bedelini faize verdiler" ifadelerini kullandı. Konuşmasını "Sandık geliyor, siz gidiyorsunuz!" diyerek sonlandırdı.

Memurlara seslendi: “Mücadelemiz sizin mücadelenizdir”

Toplu sözleşme görüşmelerinde netice alınamamasına atıfta bulunan Özel, memurların yanında olduklarını vurguladı:

"Bugün devlet memurlarının toplu iş görüşmeleri yapılmakta. Tayyip Bey geçtiğimiz yıl verdiği 8 bin liralık seyyanen zam sözünü tutmazken, sadece 1.000 lira zam verilmiştir. Sendikalar harekete geçince yüzde 1 oranında artış sağlandı. Ancak sendika bu zammı kabul etmedi. Hangi görüşe sahip olurlarsa olsunlar, tüm devlet memurlarına duyuruyoruz. Mücadeleniz bizim mücadelemizdir. Bütün meydanlar sizlerindir, her zaman arkanızdayız!"

"Tayyip Bey sadece zenginleri sever, harami sever!"

Özel, mitingdeki kalabalığa seslenerek, "Ekrem Başkan'ımıza sahip çıkan ve onun yanında duran Üsküdar'a selam olsun" ifadelerini kullandı. Hükümeti "kara düzen" şeklinde nitelendiren Özel, Cumhurbaşkanı'na yönelik eleştirilerini şu şekilde sürdürdü:

"Millet her türlü olumsuz durumda devletten destek beklerken, ihtiyaç anında yalnız bırakılanların kara düzeni içerisindeyiz. Tayyip Bey, bu tür zamanlarda Halk TV, Tele 1 ve Sözcü TV izlerken, siz onu istifaya davet ediyorsunuz. Peki, Tayyip Bey sizi neden sevmiyor? Fakir olduğunuz için mi? Tayyip Bey, zenginleri sever, harami sever!"

Ekonomik verilerle sert eleştiri

CHP lideri, konuşmasını Türkiye'nin ekonomik durumu hakkında şok edici veriler sunarak sürdürdü. Ülkedeki işsizlik oranı ve vatandaşların yaşam standartlarına dair şu bilgileri paylaştı:

"Türkiye'de 13 milyon işsiz var. Devam eden araştırmalara göre, 4 kişiden 3'ü yazın ya da bir yıl içerisinde tatil yapmadıkları bilgisini veriyor. Bu bağlamda tatil yapanların sadece dörtte biri yaz veya kışın turistik bir tatile gidebiliyor. Ülkedeki 10 kişiden 9'u tatil yaparken, 4 kişiden 3'ü memleketine dahi gidemedi. AK Parti'nin bu karanlık düzenine yazıklar olsun! Gelir adaletsizliği anlamında en kötü durumda olan ülkeyiz. Toplumun yüzde 80'i toplam gelirden yalnızca yüzde 10 alabiliyor. Asgari ücretli, emekli, evde oturan gençlerimiz, işsizler bunların arasında."

Özel'in konuşmasından bazı önemli noktalar şunlardır:

"Ekrem Başkan'ımıza sahip çıkan Üsküdar'a selam olsun. Her türlü olumsuz durumda millet devleti beklerken, onları yalnız bırakanların ortasında bulunuyoruz. Tayyip Bey, bu tür zamanlarda Halk TV izliyor, Tele 1 izliyor ve Sözcü TV izliyor. Siz onu istifaya davet ediyorsunuz. Peki, neden Tayyip Bey sizi sevmiyor? Çünkü fakirsiniz. Tayyip Bey, zenginleri sever, harami sever!

Türkiye'de 13 milyon işsizin bulunduğunu tekrar vurgulayan Özel, 4 kişiden 3 kişinin yazda ya da bir yıl içerisinde tatil yapmadığını belirtti. Tatile çıkanların ise sadece dörtte birinin turistik bir tatile gittiğini ifade etti. Ülkemizdeki 10 kişiden 9'u gerçek bir tatil yapmadığı gibi, 4 kişiden 3'ü kendi memleketine dahi gidemiyor. AK Parti'nin bu karanlık düzenine yazıklar olsun! Gelir adaletsizliği bakımından en kötü durumda olan ülke konumundayız. Toplumun yüzde 80'i yalnızca toplam gelirden yüzde 10 daha az alabiliyor. Asgari ücretli, emekli, evde kaç gündür bekleyen gençlerimiz ve işsizler bu oranlar içerisinde yer alıyor."

Özel, "Erdoğan, bu durumda olan vatandaşları görmüyorken biz seni orada oturtmayacağız. Bu iktidar, sözde faize karşıyız diyor. Avrasya Tüneli'ni sadece bir tane yapıp, bununla övünüyorlar ama altı ayda 22 Avrasya Tüneli'nin parasını faize vermişler. Kötü yönetilen ekonominin döngüsünde Kur Korumalı Mevduatla bu milleti soyup birilerini zengin edemezsiniz, bu gemiyi yüzdüreceğinizi sanmayın. Sandık geliyor, siz gidiyorsunuz!"

Tayyip Bey, "12 milyon üyemiz vardı. Hesap sorulacak denilince işsiz evladına bakmazlar, yine oyu bize verirler" diyor. Biz kutuplaşmadan çok, kucaklaşmaya geldik. Kısa çöpün hakkını uzun çöpten almaya, senin hakkını uzun adamdan almaya geldik. Halkın iktidarını kurmaya geldik. Gün gelecek, hırsızlar ve yolsuzlar hesap verecek. Ancak tüm emekçi vatandaşlarımız ve gençler el ele vererek güzel yarınlara yürüyecekler.

Senin hakkını uzun adamdan almaya geliyoruz! Bugün devlet memurlarının toplu iş görüşmeleri yapılmakta. Tayyip Bey'in geçen yıl verdiği 8 bin liralık seyyanen zamı sözlerine karşın yalnızca 1.000 lira zam verilmiştir. Sendikalar tepki gösterip harekete geçince, yüzde 1 oranında artış sağladılar.

Sendika bu zammı kabul etmeyeceğini açıkladı. Hangi görüşte olurlarsa olsunlar, tüm devlet memurlarına çağrıda bulunuyoruz. Mücadeleniz bizim mücadelemizdir. Bütün meydanlar sizlere aittir, hepimiz arkanızdayız! Dün Sındırgı'daydım, bir teyze dedi ki, şarkı söyleme sesini dinlendir. Ama buna dayanamıyoruz.

Birkaç ay önce burada 7 parti, Filistin'in yanında olduğumuzu belirtmek üzere bir miting düzenledik. Çünkü Trump, 'Gazze güzel, orayı yıkacağım' demişti. O an ortada sadece bir kişinin sesi çıkmamıştı. Recep Tayyip Erdoğan, milli görüş gömleğini çıkardı. Biz, bu konuda muhafazakar olmayanlarla nerede duruyorsak orada durmaya devam edeceğiz. Erdoğan, Allah'tan korkmayıp Trump'tan korkanlardan değildir.

Netanyahu ile kayıkçı kavgası yapıp, Trump'a sessiz kalanlardan değiliz. Deniz Gezmiş ve arkadaşları nasıl durduysa biz de o şekilde duruyoruz. Bu ülkenin bir Dışişleri Bakanı var. Ama Trump'a ses yok, Netanyahu'ya ses yok. Ancak akşam TikTok'ta işler dönüyor. TikTokçu Hakan, eski MİT Müsteşarı olarak MİT'in verilerini çaldıracak kadar beceriksiz ve bunları daha sonra siyasi bir fırsata dönüştürmek adına 7 Haziran'da seçim olunca Suriye'ye gidip bomba attırmak isteyen bir kişiye TikTok çekerek Erdoğan sonrasına hazırlanıyormuş. TikTokçu Hakan'a sesleniyorum, Erdoğan sonrası kesin var ama sen orada yer almayacaksın.

Ekrem Başkan, Erdoğan'ı yenme suçu işlemiştir. Bu suçu tekraren demiştir. Ve bundan dolayı tutuklu kalmasının sebebi de bu suçu bir kez daha işlemeye teşebbüs etmesidir. Herkesin bilmesini isterim ki Ekrem İmamoğlu, benim adayım değildir, partimizin adayı değildir, 15 buçuk milyon vatandaşımızın adayıdır!

Özgür Özel, bu durumda reklam yapmanın zamanı olmadığını, Cumhurbaşkanı adayına sahip çıkmanın vaktinin geldiğini söyledi. Şu açık bir şekilde ifade edilmelidir ki, düşman zırhlısı geldiğinde, birileri kırmızı halıyla karşılarken; Yıldız Sarayı'nın arka kapısından düşman zırhlısı ile kaçma hazırlığı yapan bir kişinin, yanındaki yaverine 'Merak etme çocuk, geldikleri gibi gidecekler' dediği bir partidir.

19 Mart darbesinin yargı ayağı bulunmaktadır. Bunlardan biri, yalnızca tadilatına 56 milyon lira harcanan bir villada yaşıyor. İstanbul'un emektar savcı ve hakimleri lojmanda kalırken, kendisine ne tür bir ayrıcalık tanınıyor? Diğer bir üye, memleketin en hassas sürecinde, ülkenin travmalarını hatırlatan beyaz toros paylaşımı yapmaktadır. Ak Toroslar çetesi var. Bu çete, boş bir dosyayı dolduramadığı için iftira attırıyor. Ailelerine ve eşlerine bile tehditte bulunuyorlar. Diyorlar ki; 'Ekrem İmamoğlu'na şu iftirayı atarsan, biraz da para verirsen savcının da selamı var, seni çıkaracağız.' Önce Tuzla'da bu çetenin bir üyesini deşifre ettik. O gece Yunanistan'a kaçarken yakalandı.

Tutuklamadılar. İmamoğlu'nun uzun boylu, yakışıklı avukatı Mehmet Pehlivan'ı çağırdılar, gülerek içeri gitti. O ise tutuklandı. Yunan adasına kaçan kişiyi 'Kaçma şüphesi yok' diyerek rahatça bırakıyorlar. Ayağıyla gireni hiç düşünmüyorlar, içeri atıyorlar. Geçtiğimiz hafta deşifre ettiğim Çağlayan'ın 7. katında cirit atan Mücahit Birinci için soruşturma izni talep ettiler. Sizin öfkenizi görünce nihayet soruşturma izni verdiler. Ama hâlâ onu tutuklamadılar. Masum insanlara atılan iftiralar çökmüştür. İddianameyi bekliyoruz. En son hiç ilgimizin olmadığı Bahçeli'nin akrabalarıyla arkadaşlarımızı ilişkilendirip Sabah gazetesinin yalanıyla yeni bir süreci başlattılar. AK Parti'nin karanlık düzeninde boğulacaksınız.

Biz yan yana, yüz yüzeyiz. Ama onlarda Mücahit ile Nedim birbirine sövüyor. Ama onlarda Uçum ile Şamil birbirini eleştiriyor. Saray ile Çağlayan'ın, Çağlayan ile Ankara'nın, Ankara ile HSK'nın, AK Parti'nin tüm kliklerinin birbiriyle yaşadığı kavgayı gördük, beterlisi var! Zulm ile abad olunmaz; masum insanları, 12 yaşında bir çocukla anasını tehdit edenlerden huzur mu bulacaksınız? Elbette bir gün hesap vereceksiniz!"